ÖLEN ÖLMÜŞTÜR, ÖYLE Mİ?

                                    
RTE, partisinin il başkanları toplantısındaki konuşması ilginçtir. Bir diktatörün halkı, insanı hiçe sayan anlayışını göstermesi bakımından önemlidir. Saldırgan bir diktatör ruhunun dışavurumudur bu konuşma.
“Berkin Elvan’ı anmak için okulda törenler düzenleyeceklermiş. Şu hale bak. Biz bu ülkede, kusura bakmayın, her ölüm hadisesinde bir tören mi düzenleyeceğiz? O zaman bütün işleri bırakılım, törenlere bakalım. Ölmüştür, geçmiştir.” demekte Erdoğan. Kim için söylüyor? On beş yaşında AKP polislerince vurulan Berkin Elvan için.
Sen, nasıl bir kafaya sahipsin ey diktatör? Yurttaşlar, senin destanlar yaratan(?) polisince haksızca öldürülmüş bir kişiyi özgürce anamayacak mı? Tamam, anladık, senin için bir insanın öldürülmesi basit bir şey.  Çünkü senin yüreğin kurumuş, duyguların yok olmuş. Herkesi kendin gibi sanman niye? Bırak da yurttaşlar insanlıklarını korusun. Onları yüreksiz, duygusuz, vefasız, ruhsuz bir duruma getirmeye ne hakkın var? Gerçi istesen de bunu yapamazsın ya.
Ne demek “Ölmüştür, geçmiştir.” diyerek ölen yurttaşları hafife almak? Senin için sevdiğin(!) kişilerin bu dünyadan göçmesi kolay bir olaydır. Bu sözü onlar için kullanabilirsin. Ancak yine de yurttaş olarak senin bu anlayışın, bizleri rahatsız eder. Çünkü ölen kişi, sizin yakınınız da olsa onu hayırla yad etmek bizim insan olarak görevimiz. Var, sen bu görevini yapma! Ancak bizim insanlığımıza dokunma!
İnsanlar sevdiklerini, ona duydukları saygının gereği olarak yıllarca anabilir. Yıllarca ilk günkü acıyı yüreklerinde duyumsayabilir. Yurttaşlar ölüye ya da diriye ne kadar saygı duyacaklarını sana mı soracaklar Ortaçağ kafalı diktatör?
Dünyanın her yerinde insan canı azizdir. Her insanın yitimi, bu dünyadan göç etmesi acı vericidir. Ancak acıyı duyumsayacak yürek gerek. Eğer “solmuşsa sol memenin altındaki cevahir’ yapılacak bir şey yok, diyecek söz de...
Yaratılanı severiz, yaratandan ötürü... Sen, ey diktatör yaratanı sevmezsin ki yaratılanı sevesin.
                                                                       Adil Hacıömeroğlu
                                                                       24Mayıs 2004



1 yorum:

  1. İnsan olan insan karşısındaki kişinin acı çekmesinden dolayı yüreği kanayan, acıyan insandır. Kendisini onun yerine koyabilendir. Ama ne yazık ki bu erdem ve değerlere sahip olmayan yüreği kurumuş, cansız bir kimse tarafından yönetilmeye çalışılıyoruz. Allah yardımcımız olsun. Sizin bu güzel yazınıza da teşekkürler Adil bey. Saygılar.

    YanıtlaSil